Ceza Hukuku

Cebir Suçu ve Cezası (TCK m. 108)

Cebir suçu, fiziki güç kullanarak bir kimsenin belli bir davranışta bulunmaya zorlanmasıyla vücut bulan bir suçtur. Cebir suçunun koruduğu hukuki yarar, vücut dokunulmazlığı, kişinin karar verme ve hareket özgürlüğüdür. Cebir suçunun cezası, kasten yaralama suçundan verilecek cezanın üçte birinden yarısına kadar artırılmasıdır.

Cebir suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 108. maddesinde düzenlenmiştir. Cebir suçu, tehdit, şantaj ve yağma suçlarına benzer ancak onlardan farklıdır. Cebir suçu, maddi cebir veya fiziksel zor kullanımını gerektirir. Manevi cebir, yani tehdit yoluyla cebir suçunun işlenmesi mümkün değildir. Cebir suçu, başka suçların unsuru olduğu hallere; yağma, kişiyi hürriyete karşı suçlar, cinsel istismar, cinsel saldırı suçları örnek verilebilir.

Cebir Suçunda Fail

Cebir suçu, genel bir suçtur. Herkes bu suçun faili olabilir.

Cebir Suçunda Mağdur

Herkes bu suçun mağduru olabilir.

Hukuken geçerli bir iradeye sahip olmayanlar da bu suçun mağduru olabilir. Ancak tüzel kişiler bu suçun mağduru olamaz.

Cebir Suçunun Maddi Unsuru

Cebir suçunun maddi unsuru, bireyin irade özgürlüğünün cebir kullanılarak ihlal edilmesine maruz kalan kişiyi içermektedir.

Cebir Suçunda Fiil

Suçun hareket öğesi, fiziki güç kullanılması olarak tanımlanmaktadır. Cebre maruz kalan birey, bu fiziki müdahalenin neden olduğu acı etkisi altında belirli bir davranışa zorlanmaktadır. Örneğin, bir kişinin darp edilerek başkasına hakaret etmeye zorlanması gibi durumlar söz konusu olabilir. Öte yandan, tehdit durumunda ise birey, gelecekte ortaya çıkacak bir saldırının veya kötülüğün bildirilerek korkutulmaktadır.

Cebir Suçunda Fiil

Cebir Suçunda Hukuka Aykırılık Unsuru

Cebir kullanılmasının, bir hukuki sebeple desteklendiği durumlarda suç oluşmaz. Örneğin, meşru savunma durumunda bu suç unsuru ortaya çıkmaz.

Cebir Suçunun Manevi Unsuru

Cebir suçu, kasten işlenebilen bir suçtur; dolayısıyla failin niyeti veya amacı önem arz eder.

Cebir Suçunda Teşebbüs

Cebir kullanıldığı anda suç tamamlanmış sayılır. Failin elde etmeye çalıştığı sonucun gerçekleşmesi gerekmez.

Cebir Suçunda İştirak

Cebir suçuna iştirak mümkündür.

Cebir Suçuna İçtima

Cebir suçu, genel ve tamamlayıcı bir suç tipidir. Bu nedenle eğer eylemi cezalandıran özel bir hüküm varsa, genel hüküm niteliğindeki cebir kullanma suçundan değil, özel hükümden dolayı ceza verilir.

Muhakeme ve Yaptırım

Cebir suçunun soruşturma ve kovuşturması re’sen yapılır şikâyet aranmaz. Cebir suçundan dolayı verilecek ceza, kasten yaralama suçundan dolayı verilecek cezaya göre belirlenir.

Cebir suçunun cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 108. maddesine göre, kasten yaralama suçundan verilecek cezanın üçte birinden yarısına kadar artırılmasıdır. Bu ceza, failin kullandığı cebirin niteliği, mağdurun uğradığı zarar, failin kast derecesi, suçun işlenme şekli ve zamanı gibi hususlara göre değişebilir. Cebir suçunun cezası, en az 6 ay ve en fazla 5 yıl arasında hapis cezasıdır.

Cebir suçunun işlenmesi sonucunda yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.

Ekin Hukuk Bürosu olarak Ceza Hukuku alanında uzman avukat kadromuzla iletişime geçmek ve dava ve işlemlerinizi takip etmek için bize ulaşabilirsiniz.

Stj. Av. Nesrin KOŞAR & Av. Ahmet EKİN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu