Ceza Hukuku

Suçların İçtimaı

Ceza hukukunun temel ilkelerinden biri olan “non bis in idem” yani aynı fiilden dolayı birden fazla cezalandırma yapılamayacağı kuralı, suçların içtimaı kavramının doğmasına neden olmuştur. Suçların içtimaı, failin işlediği bir veya birden fazla fiilin kaç ayrı suçu oluşturduğu ve bu suçlardan dolayı ne şekilde cezalandırılacağı sorununu çözen bir ceza hukuku kurumudur.

Türk Ceza Kanunu’nda bu husus, 42 ila 44. maddeler arasında düzenlenmiştir. Suçların içtimaı, uygulamada cezaların belirlenmesinde doğrudan etkili olması bakımından son derece önemli bir alandır.

Suçların İçtimaı

Bileşik (Mürekkep) Suç – TCK Madde 42

Bileşik suç, bir suçun işlenmesi sırasında başka bir suçun zorunlu olarak gerçekleşmesi durumunda ortaya çıkan içtima türüdür. Bu durumda, bir suç diğerinin unsuru haline gelmiş olur ve fail yalnızca ağır olan suçtan dolayı cezalandırılır.

TCK m.42’ye göre; “Bir fiil, hem kendi başına suç oluşturmakta hem de başka bir suçun unsuru veya ağırlaştırıcı nedeni olmakta ise, fail yalnızca diğer suçtan dolayı cezalandırılır.”

Bu hükümle, normlar çatışmasının önlenmesi ve ceza adaletinin sağlanması amaçlanmıştır. Örneğin; yağma (TCK m.148), hırsızlık (TCK m.141) ve tehdit (TCK m.106) fiillerinin bileşiminden oluşur. Fail bu durumda sadece yağma suçundan dolayı cezalandırılır.

Bileşik suçta, suçlardan biri diğerinin unsuru haline geldiği için fail yalnızca bileşik suça karşılık gelen cezayla sorumlu tutulur. Bu durumda daha hafif suça dair ayrıca bir ceza verilmez.

Zincirleme (Müteselsil) Suç – TCK Madde 43

Zincirleme suç, aynı suçun belirli koşullar altında birden fazla kez işlenmesi durumunda ortaya çıkar. TCK m.43 “Aynı suçun, birden fazla kişiye karşı tek bir fiille veya aynı kişiye karşı değişik zamanlarda birden fazla kez işlenmesi halinde, fail hakkında bir ceza belirlenir; ancak ceza dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır.” hükmetmiştir.

Unsurlar

Zincirleme suçun varlığı için şu koşullar gereklidir:

  • Aynı suçun işlenmesi: Suç tipi aynı olmalıdır. Örneğin her defasında hırsızlık.
  • Aynı suç mağdura karşı farklı zamanlarda işlenmiş olmalıdır: Belirli aralıklarla tekrarlanan ve ayrı ayrı cezalandırılması yerine bir bütün olarak değerlendirilen fiiller söz konusudur.
  • Fiiller arasında aynı suç işleme kararı bulunmalıdır: Fail, tek bir irade doğrultusunda hareket etmelidir.

Ceza Artırımı

Bu durumda, suçların her biri için ayrı ayrı ceza verilmez. Tek ceza belirlenir ve bu ceza, kanunda belirtilen oranlarda artırılır. Bu artırma oranı hâkimin takdirine bırakılmıştır.

Zincirleme Suçun Şartları

Zincirleme suçun uygulanabilmesi için aranan şartlar aşağıda özetlenmiştir:

  • Suç tipinin aynı olması: Örneğin her defasında tehdit suçu işlenmişse zincirleme suç mümkündür; ancak biri tehdit biri hakaretse zincirleme içtima uygulanamaz.
  • Failin aynı kişi olması: Farklı faillerin iştirak halinde suç işlemeleri zincirleme suç oluşturmaz.
  • Mağdurun aynı olması (istisnalar dışında): Aynı kişiye karşı işlenen tekrar suçlar zincirleme suç oluşturur. Ancak bazı suçlarda mağdurlar farklı da olabilir (örneğin dolandırıcılık suçu).
  • Fiiller arasında belli bir zaman aralığı bulunması: Her fiilin ayrı zamanlarda işlenmiş olması gerekir.

Mağduru Belirli Olmayan Suçlarda Zincirleme Suç

Mağduru belli olmayan, soyut tehlike suçlarında (örneğin çevrenin kirletilmesi, genel güvenliğin tehlikeye sokulması gibi) zincirleme suç hükümlerinin uygulanması doktrinde tartışmalıdır. Yargıtay, genellikle mağduru belli olmayan suçlarda zincirleme içtimanın uygulanamayacağı kanaatindedir. Çünkü failin her bir eylemi yeni bir suç oluştursa da her defasında farklı bir hukuki değer tehlikeye atılmaktadır.

Bir Fiille Birden Fazla Kişiye Karşı Suç İşleme

Bir fiil ile birden fazla kişiye karşı aynı suçun işlenmesi durumunda, fail yine tek bir cezayla cezalandırılır; ancak bu durumda zincirleme suç değil, fikri içtima söz konusudur. Örneğin; bir bombalama eyleminde çok sayıda kişinin yaralanması halinde tek fiil vardır, ancak çok sayıda mağdur bulunur. Bu durumda TCK m.43 değil, m.44 devreye girer.

Zincirleme Suç Hükümlerinin Uygulanamayacağı Suçlar

Kanunda açıkça zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı suç tipleri de belirlenmiştir. Özellikle şu suçlarda zincirleme suç hükümleri uygulanmaz:

  • Kasten öldürme (TCK m.81),
  • Kasten yaralama (TCK m.86),
  • Cinsel saldırı ve istismar suçları,
  • İşkence ve eziyet.

Yargıtay bu suçların, her bir mağdura yönelik eylemin bağımsız bir suç oluşturduğu ve manevi unsurun her defasında yenilendiği gerekçesiyle zincirleme suç kapsamında değerlendirilemeyeceğini kabul etmektedir.

Zincirleme Suç Hükümlerinin Uygulanamayacağı Suçlar

Fikri İçtima – TCK Madde 44

Fikrî içtima, failin tek bir fiille birden fazla suçun kanuni tanımına uygun davranışta bulunması durumudur. TCK m.44’te şu şekilde düzenlenmiştir “Bir fiil, birden fazla farklı suçun oluşmasına neden oluyorsa, yalnızca en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı ceza verilir.”.

Fikri İçtima ile Zincirleme Suç Ayrımı

Fikri içtima, tek bir fiille birden çok suçun oluşması halinde söz konusu olurken; zincirleme suç, farklı zamanlarda tekrarlanan fiillerle aynı suçun işlenmesi durumunda uygulanır.
Örneğin; sahte belge düzenleyerek hem resmi belgede sahtecilik hem de dolandırıcılık suçunu işleyen fail, fikrî içtima kapsamında sadece dolandırıcılıktan (daha ağır ceza) cezalandırılır.

Örnek 1: Sanık, sahte doktor kimliğiyle ameliyat yaparak hem dolandırıcılık hem de resmi belgede sahtecilik suçunu işlemişse yalnızca dolandırıcılık suçundan cezalandırılır.

Örnek 2: Sanık, aynı anda hem tehdit hem hakaret etmişse en ağır ceza hangisiyse yalnızca ondan ceza verilir.

Sonuç

Suçların içtimaı, ceza adaletinin dengeli ve orantılı sağlanmasında kritik rol oynayan bir ceza hukuku kurumudur. Türk Ceza Kanunu’nun 42–44. maddeleri arasında düzenlenen bileşik suç, zincirleme suç ve fikrî içtima hükümleri, failin işlediği fiillere karşılık makul, ölçülü ve tekil cezaların uygulanmasını hedeflemektedir. Uygulamada Yargıtay içtihatları ve somut olayların nitelikleri doğrultusunda bu kurumların dikkatli şekilde değerlendirilmesi gerekir. Özellikle zincirleme suçun varlığı halinde cezanın artırımı ve bazı suçlara bu hükmün uygulanamayacağı gibi hususlar, uygulayıcıların göz önünde bulundurması gereken önemli detaylardır.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Şevval Asude DOĞAN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu