Ceza Hukuku

Uzlaştırma Nedir?

Uzlaştırma Nedir?

Ceza hukukunda uzlaştırma, ceza yargılaması sırasında belirli suçlar bakımından şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar görenlerin görevlendirilen bağımsız bir uzlaştırmacı aracılığıyla anlaştırılmaları sürecidir.

Uzlaştırma, uzun süren birtakım yargısal faaliyetlere gerek kalmadan fail ve mağdurun anlaşmalarına imkan sağlar. Bazı durumlarda failin bir cezaya mahkum edilmesi yerine, failin mağdurun zararını tazmin etmesi veya mağdurdan özür dilemesi gibi edimleri yerine getirmesi her iki taraf açısından avantajlı olabilmektedir. Böylece fail bir cezaya mahkum olmanın olumsuz etkilerinden kurtulmuş olacak; mağdurun suçla birlikte meydana gelen maddi ve manevi zararları da hızlı ve etkili biçimde giderilmiş olacaktır.

Uzlaştırmaya Tabi Suçlar Nelerdir?

Kural olarak soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suçlar, uzlaştırma kapsamındadır. Ancak şikayete bağlı olmayan bazı suçlar da uzlaştırma kapsamına alınmıştır.

Uzlaştırma kapsamında olan suçlar şu şekildedir:

  • Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar.
  • Şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın, Türk Ceza Kanununda yer alan;
    • Kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88),
    • Taksirle yaralama (madde 89),
    • Tehdit (madde 106, birinci fıkra),
    • Konut dokunulmazlığının ihlali (madde 116),
    • İş ve çalışma hürriyetinin ihlali (madde 117, birinci fıkra; madde 119, birinci fıkra (c) bendi),
    • Hırsızlık (madde 141),
    • Güveni kötüye kullanma (madde 155),
    • Dolandırıcılık (madde 157),
    • Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi (madde 165),
    • Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (madde 234),
    • Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239), suçlarıdır.

Uzlaştırma Şartları Nelerdir?

  • Gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişilerine(şirket, dernek, vakıf gibi) karşı işlenen suçlar bakımından uzlaştırma yoluna gidilebilir. Devlet ve kamu kurum ve kuruluşlarına karşı işlenen suçlar uzlaşma kapsamına dahil değildir.
  • Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olmayan suçlar bakımından kanunda açıkça hüküm olması halinde uzlaştırma hükümleri uygulanır (CMK m.253/2).
  • Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez (CMK m.253/3).
  • Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz (CMK m.253/3).
  • Birden fazla kişinin mağduriyetine veya zarar görmesine sebebiyet veren bir suçtan dolayı uzlaştırma yoluna gidilebilmesi için, mağdur veya suçtan zarar görenlerin hepsinin uzlaşmayı kabul etmesi gerekir (CMK m.253/7).
  • Aralarında iştirak ilişkisi olsun veya olmasın birden çok kişi tarafından işlenen suçlarda, ancak uzlaşan kişi uzlaşmadan yararlanır (CMK m. 255).
  • Suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar bakımından uzlaştırma yoluna gidilir (CMK m. 253/1-c)

Uzlaştırma Nasıl Yapılır?

Soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması ve kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunması hâlinde, dosya uzlaştırma bürosuna gönderilir. Büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanunî temsilcilerine yapılır. Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabilir. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar gören, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde, teklifi reddetmiş sayılır (CMK m.253/4).

Uzlaştırmacı, dosya içindeki belgelerin birer örneği kendisine verildikten itibaren en geç otuz gün içinde uzlaştırma işlemlerini sonuçlandırır. Uzlaştırma bürosu bu süreyi her defasında yirmi günü geçmemek üzere en fazla iki kez daha uzatabilir (CMK m.253/12).

Uzlaştırma müzakerelerine(görüşmelerine) katılmayan taraf, uzlaşmayı kabul etmemiş sayılır (CMK m.253/13).

Uzlaşma teklifinin reddedilmesine rağmen, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören uzlaştıklarını gösteren belge ile en geç iddianamenin düzenlendiği tarihe kadar Cumhuriyet savcısına başvurarak uzlaştıklarını beyan edebilirler (CMK m.253/16).

Uzlaşma sağlanması halinde;

Uzlaşma sonucunda şüphelinin edimini tek seferde yerine getirmesi halinde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde, CMK’nın 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilir. Erteleme süresince zamanaşımı işlemez. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, gerekli şart aranmaksızın, kamu davası açılır. Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır (CMK m.253/19).

Uzlaştırma müzakereleri sırasında yapılan açıklamalar, herhangi bir soruşturma ve kovuşturmada ya da davada delil olarak kullanılamaz (CMK m.253/20).

Mahkeme Tarafından Uzlaştırma

Kural olarak soruşturma(savcılık) aşamasında uzlaştırma kapsamına giren suçlar için uzlaştırma yoluna gidilmesi zorunludur. Uzlaştırmaya tabi bir suç için uzlaştırma yolu denenmeden kamu davası açılamaz. Bu suretle de mahkeme aşamasına geçilemez. Ancak bazı durumlarda suçun uzlaştırma kapsamında olduğu kamu davası açıldıktan sonra mahkeme aşamasında ortaya çıkabilir. Bu durumda ne yapılacağı CMK’nın 254. Maddesinde düzenlenmiştir.

Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir (CMK m. 254/1).

Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini tek seferde yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, gerekli şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, mahkeme tarafından, gerekli şartlar aranmaksızın, hüküm açıklanır (CMK m. 254/2).

Stj. Av. Mehmet Ali YILDIRIM

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu