İçtihatlar

Uyuşturucu Maddeye Kendiliğinden Teslim Etmek

Bekçilerin kaba üst arama yetkisi bulunmadığından uyuşturucu maddeyi kendiliğinden teslim eden sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanır.

Yargıtay 10. Ceza Dairesi

Esas:2021/15975 Karar:2023/2567 K.Tarihi:22.03.2023

Etkin pişmanlık; failin suçun işlenmesinden sonra pişmanlık göstermesi halinde cezayı azaltan veya tamamen ortadan kaldıran haldir. Türk Ceza Kanunu’nda hangi suçlarda etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.

Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama alanı bulabilmesi için failin pişmanlık fiilini bizzat kendi iradesiyle gerçekleştirmesi gerekmektedir. Etkin pişmanlık hükümleri sadece bu davranışı gerçekleştiren kişi tarafından uygulanır. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için suçun tamamlanmamış olması da gerekmektedir.

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/15975 Esas, 2023/2567 Karar numaralı ve 22.03.2023 tarihli ilamında; bekçilerin kaba üst arama yetkisi bulunmadığından, uyuşturucu maddeyi kendiliğinden teslim eden sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulandığı içtihat edilmiştir.

YARGITAY 10. Ceza Dairesi E. 2021/15975 K. 2023/2567 T. 22.03.2023

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemininn reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I.HUKUKİ SÜREÇ

A. Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesinin, 11.02.2021 tarihli ve 2020/71 Esas, 2021/40 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.

B. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin, 04.05.2021 tarihli ve 2021/465 Esas, 2021/325 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hükmün onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. Suç vasfının hatalı belirlendiğine,

2. Sanığın mahkûmiyeti için kesin ve yeterli delil bulunmadığına,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Olay tutanağı içeriği, tutanak tanıklarının beyanları, uyuşturucu maddelerin paketler halinde bulunması, sanığın yakalanma biçimi, yakalandığı yer ve zaman karşısında sanığın uyuşturucu maddeleri ticari amaçla bulundurduğu kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükme yapılan eleştiri dışında isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna ilişkin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bu husustaki sanık müdafiinin temyiz isteminin reddine, ancak;

Olay tutanağı ve tüm dosya kapsamından, suç tarihinde çarşı ve mahalle bekçileri tarafından tedirgin hareketleri nedeniyle şüpheli görülen sanığın yanına gidilerek kimliğinin ibraz edilmesi istenmiş, sanığın kimliğinin bulunmadığının anlaşılmasından sonra üzerinde suç unsuru olup olmadığının sorulması üzerine sanığın elinde bulunan paketler halindeki uyuşturucu maddeleri rızaen görevlilere teslim ettiğinin anlaşıldığı, ,uç tarihinde yürürlükte bulunan 772 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu’nda durdurma, kimlik sorma, kaba üst araması yapma yetkilerinin de düzenlenmemiş olduğu dikkate alındığında, sorulması üzerine elinde bulunan kişisel kullanım sınırı üzerindeki uyuşturucu maddeleri kendiliğinden teslim ederek kendi suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardım ettiği tespit edilen sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin, 04.05.2021 tarihli ve 2021/465 Esas, 2021/325 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302’nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Bozmanın niteliği ile tutukluluk süresi ve tutuklama koşullarında değişiklik bulunmaması karşısında sanık hakkında ki salıverilme talebinin reddine,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

22.03.2023 tarihinde karar verildi.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu