Ticari İşlerde Faiz
Faiz, para borçlarında kredi verenin ödünç olarak verdiği paradan bir süre mahrum kalması nedeniyle vadeye kadar iade edilmesi (anapara faizi) veya bu borcun zamanında ödenmemesi yüzünden gecikilen günler için ödenmesi gereken bir karşılığı (temerrüt faizi) ifade eder. Faiz kanundan, hukuki işlemden, haksız fiilden veya borcun diğer bir kaynağından doğabilir.
Faiz feri bir hak olduğu için de kaderi asıl alacağa bağlıdır. Asıl alacağın zaman aşımı süresi faizi içinde geçerli olur (TBK m. 152). Anapara faizi ise TBK m. 147/1 5 yılda zaman aşımına uğrar.
Faizle ilgili bir diğer terim ise “tazminat faizidir”. Bir kişiye karşı ika edilen haksız fiil sonucunda ortaya çıkan para borcuna işletilen faize bu ad verilmektedir. Haksız fiillerde faiz haksız fiilin gerçekleştiği tarihte işlemeye başlar (TBK m. 117/2).
Faiz İle İlgili Mevzuata Genel Bir Bakış
Normalde faizin miktarı, taraflar arasındaki sözleşme ile serbestçe belirlenir. Nitekim TTK’de ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceği (m. 8/1) öngörülmüştür. Ancak TBK ile adi işlerde sözleşme ile öngörülecek anapara faizi miktarı, yasal oranın %50’sini; temerrüt faizinde ise %100’ünü aşamaz. Bu sınırlamaların ticari işlerde uygulanmayacağı kabul edilmektedir.
TTK m. 8’e göre ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenebilir; TTK m.10’a göre, “aksine sözleşme yoksa, ticari bir borcun faizi vadenin bitiminden ve belli bir vade yoksa ihtar gününden itibaren işlemeye başlar.
Ticari İşlerde Faize İlişkin Farklılıklar
Ticari işlerde açıkça kararlaştırılmasa bile anapara faizine hak kazanılır. TBK’nin tüketim ödüncü (karz) sözleşmesi ile ilgili hükümlerinde adi işlerde anapara faizi ödeneceğine dair bir düzenleme bulunmuyorsa anapara faizi talep edilemeyeceği belirtilmiştir.
Oysa ticari iş niteliğindeki karz sözleşmelerinde açıkça kararlaştırılmasa dahi anapara faizi istenebilir. Ancak belirtmek gerekir ki temerrüt faizinde böyle bir ayırım yoktur. Temerrüt faizi yasadan doğan bir haktır.
Yüksek Faiz Oranı Talep Edilebilmesindeki Farklılık
3095 sayılı Faiz Kanunu’nun 2/2 maddesine göre, ticari işlerde temerrüt faizi, sözleşme ile daha farklı bir oran belirlenmemişse T.C. Merkez Bankası’nın her yıl açıkladığı avans oranı üzerinden talep edilebilir.
Ticari İşlerde Bileşik Faize İlişkin Farklılıklar
Bileşik faiz, işlemiş faizlerin anaparaya eklenmesi ile oluşan yeni anaparaya faiz işletilmesidir. Bileşik faiz sadece anapara faizlerinin toplanması ile değil, temerrüt faizlerinin toplanması ve bunlara yeniden temerrüt faizi işletilmesi ile de ortaya çıkabilir. Bileşik faiz yasaktır.
Adi işlerde bileşik faizin her iki türü de yasaktır. Ancak ticari işlerde bileşik faizin bazı istisnaları vardır. Bu istisnalar esas olarak TTK m. 8’de yer almaktadır. Temerrüt faizinin kendisine temerrüt faizi yürütülmesi de yasaktır, ancak sadece kambiyo senetlerinde senet ödenmediğinde, başvuru hakları geriye doğru kullanılırken bileşik faizin bu türü ortaya çıkmaktadır.
Bileşik Faizin Mümkün Olduğu Haller
Bileşik faizin mümkün olduğu halleri şu şekilde saymak mümkündür.
Bazı Koşulları Taşıyan Karz ve Cari Hesap Sözleşmeleri
TTK m. 8/2 uyarınca “üç aydan aşağı olmamak üzere” faizin anaparaya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı, yalnız cari hesaplarla; her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde geçerlidir.
Kambiyo Senetleri
Kambiyo senetlerinde, başvuru haklarının kullanılması sırasında bileşik faizin uygulaması ortaya çıkar. Kambiyo senetlerinde bileşik faizin iki türü de olabilmektedir. Özellikle buradaki mutlak olarak yasak olan temerrüt faizine temerrüt faizinin yürümesinin yasak olması kuralının tek istisnasıdır.
3095 Sayılı “Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun Öngördüğü Rejim ve Faiz Oranları
Taraflar sözleşmeyle farklı bir oran belirlenmemişse 3095 sayılı kanuni faiz ve temerrüt faizine ilişkin kanundaki oranlar uygulanır. Taraflar faiz oranını kural olarak serbestçe kararlaştırılabilir. Sadece adi işlerde TBK ile getirilen sınırlamalar ile ticari işlerde ahlaka aykırılık, aşırı yararlanma gibi sınırlar söz konusudur.
Anapara Faizi Açısından
3095 sayılı kanunun 1. maddesi kanuni faiz başlığı ile anapara faizini düzenlemiştir. Hükme göre, BK ve TTK’ye göre faiz ödenmesi gereken hallerde, miktarı sözleşme ile tespit edilmemişse bu ödeme yıllık %9 üzerinden yapılır. Anapara faizi alacağı ister adi ister ticari işten doğsun, sonuç değişmez.
Temerrüt Faizi Açısından
- Adi İşlerde: Kanun’un 2/1 maddesinde adi işlerde bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlunun miktarı sözleşmeyle kararlaştırılmamışsa yıllık %9 üzerinden faiz talep edilebileceği öngörülmüştür. Bu faizin doğması için, borçlunun para borcunda temerrüde düşmesi yeterlidir.
- Ticari İşlerde: Temerrüt faizinin kaynağı olan borç bir ticari işse, T.C. Merkez Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı, 1. maddedeki kanuni faiz miktarından fazla ise, ticari işlerde temerrüt faizi bu oran üzerinden istenebilir.
- Anapara faizi oranının belirlenip temerrüt faizi oranının belirlenmemesi durumunda: Temerrüt faizi miktarının sözleşmede kararlaştırılmamış olduğu hallerde, akdi faiz miktarı yukarıdaki fıkralarda öngörülen miktarın üstündeyse temerrüt faizi, akdi faiz miktarından az olamaz.
- Kambiyo senetleri ve yabancı para borçlarında: Kambiyo senetleri TTK’de düzenlendiği için açık talep halinde -eğer senet üzerine, farklı bir oran yazılmamışsa-temerrüt faizi oranı olarak avans faizi oranı uygulanır.
3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince sözleşmede daha yüksek sözleşmesel veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Ezgi DEMİROCAK