Gözlem, Muayene, Keşif ve Otopsi Maddelerinin İçeriği
Ceza Muhakemesi Hukuku, maddi gerçeğe ulaşmayı ve adil yargılanma hakkını sağlamayı amaçlayan karmaşık bir süreçler bütünüdür. Bu süreçte, delillerin toplanması, sanık ve mağdurun durumu ile olay yerinin tespiti büyük önem taşır. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 74. ile 89. maddeleri arasında düzenlenen Gözlem Altına Alınma, Muayene, Keşif ve Otopsi hükümleri, bu hayati delil toplama ve durum tespit mekanizmalarını hukuki güvence altına alır.
Gözlem Altına Alınma(CMK Madde 74)
CMK’nın 74. maddesi, şüpheli veya sanığın akıl sağlığı durumunun tespiti için başvurulan istisnai bir koruma tedbirini düzenler. Bir kişinin işlediği fiille ilgili kuvvetli şüpheler bulunmasına rağmen, davranışları üzerindeki akıl hastalığının etkisini saptamak üzere bu yola başvurulur.
- Amaç ve Karar Mercii: Temel amaç, şüpheli veya sanığın cezai ehliyetinin bulunup bulunmadığını, akıl hastası ise hastalığın ne zamandan beri var olduğunu ve fiile etkisini belirlemektir. Karar, uzman hekimin önerisi üzerine, Cumhuriyet savcısı ve müdafiin dinlenmesinin ardından soruşturma evresinde sulh ceza hâkimi, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verilir. Bu süreç, kişinin temel hak ve özgürlüklerine müdahale niteliğinde olduğundan, yargısal denetime tabi tutulmuştur.
- Müdafii Zorunluluğu: Gözlem altına alınma gibi kritik bir kararda, şüpheli veya sanığın savunma hakkının tam olarak korunması esastır. Bu nedenle, müdafii yoksa hâkim veya mahkemenin istemi üzerine baro tarafından bir müdafi görevlendirilir (Madde 74/2).
- Süre ve Uzatma: Gözlem süresi kural olarak üç haftayı geçemez. Resmi sağlık kurumunun istemi üzerine ve her seferinde üç haftayı aşmamak kaydıyla ek süreler verilebilir. Toplam süre hiçbir koşulda üç ayı aşamaz (Madde 74/3). Bu süre kısıtlaması, tedbirin ölçülülüğünü ve süresini güvence altına alır.
- İtiraz Yolu: Gözlem altına alınma kararına karşı itiraz yolu açıktır ve en önemlisi, itiraz kararın yerine getirilmesini durdurur (Madde 74/4). Bu hüküm, keyfi uygulamaları önleme ve kararın hızlıca denetlenmesini sağlama amacı taşır.
- Yargılamanın Durması Hali: Madde, akıl hastalığı nedeniyle yargılamanın durması kararı verilmesi gereken hallerde dahi uygulanabilme imkânı tanıyarak (CMK 223/8), sürecin her aşamasında sanığın durumunun netleştirilmesini sağlar.
Beden Muayenesi ve Vücuttan Örnek Alınması
Delil elde etme sürecinin en hassas aşamalarından biri, şüpheli/sanık ve diğer kişilerin bedeni üzerinde yapılan müdahalelerdir. Kanun bu müdahaleleri, hem delil ihtiyacı hem de kişisel bütünlüğün korunması dengesinde ele alır.

Şüpheli veya Sanığın Muayenesi (CMK Madde 75)
Bu madde, suç delili elde etmek amacıyla şüpheli veya sanık üzerinde iç beden muayenesi yapılmasına ve biyolojik örnekler (kan, tükürük, saç vb.) alınmasına ilişkin usulü belirler.
- Karar Mercii ve Onay Süreci: Karar kural olarak hâkim veya mahkeme tarafından, Cumhuriyet savcısının, mağdurun istemiyle veya resen verilir. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise Cumhuriyet savcısı karar verebilir, ancak bu karar yirmidört saat içinde hâkim veya mahkemenin onayına sunulmak zorundadır. Onaylanmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz (Madde 75/1). Bu “yirmidört saat kuralı”, savcılık kararlarına yargısal güvence sağlayan hayati bir hükümdür.
- Sağlık Koşulu ve Yetkili Kişi: İç beden muayenesi veya kan alma gibi müdahaleler, kişinin sağlığına zarar verme tehlikesinin bulunmaması koşuluyla yapılabilir ve yalnızca tabip veya sağlık mesleği mensubu diğer bir kişi tarafından gerçekleştirilebilir (Madde 75/2, 3).
- İç Beden Muayenesi Kavramı: Cinsel organlar veya anüs bölgesinde yapılan muayene de iç beden muayenesi sayılır (Madde 75/4). Bu hassas tanım, bu tür müdahalelerin ciddiyetini ve özel usullere tabi olduğunu vurgular.
- Cezanın Alt Sınırı Kriteri: Hüküm, üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda iç beden muayenesi ve biyolojik örnek alınmasını yasaklar (Madde 75/5). Bu, hafif suçlarda kişinin beden bütünlüğüne yönelik ağır müdahaleyi önleyen önemli bir ölçülülük ilkesidir.
- İtiraz ve Özel Kanun Hükümleri: Verilen kararlara itiraz yolu açıktır. Alkol muayenesi gibi özel durumlara ilişkin kanun hükümleri saklı tutulmuştur (Madde 75/6, 7).
Diğer Kişilerin Muayenesi (CMK Madde 76)
Suçla ilişkili delil elde etmek amacıyla, mağdur dâhil diğer kişiler üzerinde yapılacak beden muayenesi ve örnek alma işlemlerini düzenler.
- Karar ve Koşulları: Karar süreci ve onay mekanizması Madde 75 ile benzerdir. Ancak bu kişilere yönelik müdahale, sağlığı tehlikeye düşürmemek ve cerrahî bir müdahalede bulunmamak gibi ek, daha sıkı koşullara tabidir.
- Mağdurun Rızası: En önemli fark, mağdurun rızasının varlığı halinde hâkim veya mahkeme kararı alınmasına gerek olmamasıdır (Madde 76/2). Mağdurun kendi bedeni üzerindeki tasarruf yetkisi ön plandadır.
- Çocuğun Soy Bağının Araştırılması: Çocuğun soy bağının araştırılması gerektiğinde, rıza olsa dahi, bu hassas durum nedeniyle birinci fıkradaki karar alma zorunluluğu getirilmiştir (Madde 76/3).
- Çekinme Hakkı: Tanıklıktan çekinme sebepleri bulunan kişilerin muayene veya örnek alınmasından kaçınma hakkı mevcuttur. Çocuk ve akıl hastaları için bu kararı kanuni temsilci verir, ancak onların görüşleri de alınır. Kanuni temsilcinin şüpheli veya sanık olduğu hallerde ise karar hâkim tarafından verilir (Madde 76/4).
Kadının Muayenesi (CMK Madde 77)
Cinsiyet hassasiyetini gözeten bu madde, kadının muayenesinin istemi halinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın hekim tarafından yapılmasını öngörür.
Moleküler Genetik İncelemeler (CMK Madde 78, 79, 80)
CMK, elde edilen biyolojik örnekler üzerinde yapılacak bilimsel incelemeleri ve bu bilgilerin gizliliğini titizlikle düzenler.
- İnceleme Amacı: Genetik incelemeler sadece soybağının tespiti veya elde edilen bulgunun şüpheli/sanık ya da mağdura ait olup olmadığının tespiti için zorunluysa yapılabilir. Bu amaçlar dışında tespit yapılmasına yönelik incelemeler kesinlikle yasaktır (Madde 78/1). Bu yasak, bireylerin genetik mahremiyetini güvence altına alır.
- Örnekler ve Karar Yetkisi: İncelemeler, kime ait olduğu belli olmayan beden parçaları üzerinde de yapılabilir. Genetik inceleme kararı verme yetkisi sadece hâkime aittir (Madde 79/1).
- Bilirkişi Tayini ve Gizlilik: İnceleme yapacak bilirkişi, soruşturma makamından objektif olarak ayrı bir birime mensup olmalıdır. İncelenecek bulgu, bilirkişiye ilgilinin kimlik bilgileri bildirilmeksizin verilir. Bu, incelemelerin bağımsızlığını ve gizliliğini sağlamaya yöneliktir (Madde 79/2).
- Sonuçların Gizliliği ve İmha: Genetik inceleme sonuçları kişisel veri niteliğindedir, başka bir amaçla kullanılamaz ve dosya içeriğini öğrenme yetkisine sahip kişilerce dahi başkasına verilemez (Madde 80/1). Kovuşturmaya yer olmadığı, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilip kesinleşmesi halinde, bu bilgiler Cumhuriyet savcısının huzurunda derhâl yok edilir ve tutanağa geçirilir (Madde 80/2). Bu hüküm, bireysel verilerin korunmasında en üst düzeyde güvence sağlar.

Fizik Kimliğin Tespiti (CMK Madde 81)
Üst sınırı iki yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı şüpheli veya sanığın kimliğinin teşhisi için gerekli olması halinde, Cumhuriyet savcısının emriyle fotoğrafı, beden ölçüleri, parmak ve avuç içi izi, sesi ve görüntüleri kayda alınarak dosyaya konulur.
Genetik incelemelerde olduğu gibi, soruşturma veya kovuşturma sonucunda kesinleşen lehe kararlarda (Kovuşturmaya Yer Olmadığı, Beraat vb.), bu kayıtlar da derhâl yok edilir.
Yönetmelik (CMK Madde 82)
75 ila 81. maddelerde öngörülen hassas işlemlerin usul ve esasları, uygulamada birliği sağlamak amacıyla yönetmelikle düzenlenir.
Keşif ve Yer Gösterme
Keşif ve yer gösterme, olayın meydana geldiği yeri, zamanı ve koşulları yerinde inceleyerek maddi gerçeğe ulaşmayı sağlayan hayati adli işlemlerdir.
Keşif (CMK Madde 83)
Keşif, kural olarak hâkim veya mahkeme (ya da naip/istinabe olunan hâkim/mahkeme) tarafından yapılır. Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde ise Cumhuriyet savcısı keşif yapmaya yetkilidir.
Keşif tutanağına, sadece mevcut durum değil, aynı zamanda olayın niteliğine göre varlığı umulup da elde edilemeyen delillerin yokluğu da yazılır (Madde 83/2). Bu, delil kaybının nedenlerini ve durumunu tespit etmek açısından önemlidir.
Keşifte Bulunabilecekler (CMK Madde 84)
Keşif sırasında şüpheli, sanık, mağdur ile bunların müdafii ve vekili hazır bulunabilirler. Bu, taraf haklarının keşif sürecinde de korunmasını sağlar.
- Tanık ve Bilirkişi Dinlenmesi: Duruşmada hazır bulunamayacak veya gelmesi güç olan tanık veya bilirkişiler için de aynı usul uygulanır.
- Hazır Bulunmama Kararı: Eğer mağdur, şüpheli veya sanığın huzuru, bir tanığın gerçeğe uygun tanıklık etmesine engel olacaksa, o işte şüpheli veya sanığın bulunmamasına karar verilebilir (Madde 84/3).
- Tutuklu Sanığın Hazır Bulunması: Tutuklu şüpheli veya sanığın keşifte hazır bulundurulmasına, ancak zorunlu sayılan hâllerde karar verilebilir.
Yer Gösterme (CMK Madde 85)
Yer gösterme işlemi, kendisine yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmuş olan şüpheliye, Cumhuriyet savcısı tarafından yaptırılır.
Soruşturmayı geciktirmemek koşuluyla, müdafi de yer gösterme işlemi sırasında hazır bulunabilir. Bu, müdafiin delil toplama sürecine nezaret etmesini sağlar.
Yer gösterme işlemi, tutanakla (CMK 169’a uygun) bağlanmak zorundadır.

Ölünün Kimliğini Belirleme ve Otopsi
Ölümle sonuçlanan olaylarda, gerçeğin aydınlatılması ve ölüm nedeninin bilimsel olarak tespiti için ölü muayenesi ve otopsi zorunludur.
Ölünün Kimliğini Belirleme ve Adlî Muayene (CMK Madde 86)
Engelleyici bir sebep olmadıkça, ölü muayenesinden önce kimlik tespiti, özellikle kendisini tanıyanlara gösterilerek yapılır. Elde edilmiş bir şüpheli veya sanık varsa, ölü ona da teşhis edilmek üzere gösterilebilir.
Adli muayenede, tıbbi belirtiler, ölüm zamanı ve ölüm nedenini belirlemek için tüm bulgular saptanır. Bu muayene, Cumhuriyet savcısının huzurunda ve bir hekim görevlendirilerek yapılır.
Otopsi (CMK Madde 87)
Otopsi, ölüm nedenini kesin olarak saptayan en kritik adli işlemdir.
- Otopsi Ekibi: Otopsi, Cumhuriyet savcısının huzurunda, biri adli tıp, diğeri patoloji uzmanı veya diğer dallardan birisinin mensubu veya biri pratisyen olmak üzere iki hekim tarafından yapılır.
- Müdafi/Vekil Hekimi: Müdafi veya vekil tarafından getirilen hekim de otopside hazır bulunabilir.
- Zorunluluk Hali: Zorunluluk bulunduğunda otopsi işlemi bir hekim tarafından da yapılabilir; ancak bu durumun otopsi raporunda açıkça belirtilmesi gerekir.
- Kapsam: Cesedin durumu elverdiği takdirde, otopsi mutlaka baş, göğüs ve karnın açılmasını gerektirir.
- Hekim Kısıtlaması: Ölümünden hemen önceki hastalığında öleni tedavi etmiş olan tabibe, objektifliği zedelememek adına otopsi yapma görevi verilemez. Ancak, kendisinden otopsi sırasında hazır bulunması ve hastalığın seyri hakkında bilgi vermesi istenebilir.
- Mezardan Çıkarma: Gömülmüş bir ceset, inceleme veya otopsi için mezardan çıkarılabilir. Bu kararı soruşturmada savcı, kovuşturmada mahkeme verir. Karar, tehlikeye düşürmeyecekse, ölünün yakınına bildirilir.
- Görüntü Kaydı: Tüm bu işlemler yapılırken, cesedin görüntüleri kayda alınır.
Yeni Doğanın Cesedinin Muayenesi/Otopsi (CMK Madde 88)
Yeni doğan cesedi üzerindeki incelemede, yaşam bulgularının varlığı, olağan süresinde doğup doğmadığı ve biyolojik olarak yaşamını rahim dışında sürdürebilecek yeterlilikte olup olmadığı gibi kritik unsurlar saptanır.
Zehirlenme Şüphesi (CMK Madde 89)
Zehirlenme şüphesi olan hâllerde, organlardan parça alınırken organın tahribatı tanımlanır. Bulunmuş şüpheli maddeler, uzman tarafından incelenerek tahlil edilir. Savcı veya mahkeme, bu incelemenin bir hekimin katılmasıyla veya onun yönetiminde yapılmasına karar verebilir.
Hukuki Değerlendirme
CMK’nın 74. ila 89. maddeleri, ceza muhakemesinde delil toplama ve durum tespit etme işlemlerini en ince ayrıntısına kadar düzenlerken, kişinin temel hak ve özgürlüklerini (beden bütünlüğü, özel hayatın gizliliği, savunma hakkı) koruma altına alan güçlü güvenceler sunar. Gözlem altına alma süresinin kısıtlanması, iç beden muayenesinde hâkim onayı zorunluluğu, genetik bilgilerin imhası ve otopside uzman hekim gerekliliği, hukuk devleti ilkesinin ve adil yargılanma hakkının somut yansımalarıdır. Bu maddeler, adli süreçlerin bilimsel verilerle desteklenmesini sağlayarak, maddi gerçeğe ulaşmada hem etkinliği hem de hukuka uygunluğu temin eder.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Servet DEMİR




