Ceza Hukuku

Ceza Hukukunun İşlevi ve İlkeleri

Ceza hukuku, suç olarak adlandırılan hukuka aykırı davranışlar ile bunlara uygulanacak yaptırımları inceleyen hukuk dalıdır.

Ceza hukuku kendi içinde maddi ceza hukuku ve şekli ceza hukuku olmak üzere ikiye ayrılır. Maddi ceza hukuku suç ve buna verilecek cezayı düzenler. Şekli ceza hukuku ise ceza muhakemesi hukuku ve infaz hukukunu düzenler.

Ceza Hukukunun Kaynakları

Ceza hukukunun kaynakları Anayasa, Uluslararası Sözleşmeler ve Kanunlardır.

Anayasa ve Uluslararası Sözleşmeler

Diğer bütün hukuk dallarında olduğu ceza hukukunun en temel kaynağı Anayasa’dır.

Anayasa’da ceza hukukuna ilişkin en önemli düzenleme madde 38’dir. Zira Anayasa madde 38’de suç ve cezaların ancak kanuni olabileceği düzenlenmiştir.

Uluslararası sözleşmeler de ceza hukukunun önemli kaynakları arasında yer alır. Özellikle suçluların iadesine ilişkin uluslararası sözleşmeler buna örnektir.

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu

Ceza hukukunun en temel kaynağı 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’dur. Türk Ceza Kanunu’nda yer almayıp özel kanunlarda düzenlenen birtakım suçlar vardır.

Örneğin ruhsatsız silah bulundurma suçu Türk Ceza Kanunu’nda değil 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Kanunu’nda düzenlenmiştir. Bu tarz özel kanunlarda düzenlenen suçlara TCK’nin genel hükümleri uygulanır.

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu

Ceza Hukukunun Temel İlkeleri

Ceza hukukunun temel ilkeleri şunlardır:

 Kanunilik İlkesi

Kanunilik ilkesi suç olarak tanımlanan davranışın ve buna uygulanacak cezanın yalnızca kanunla düzenlenebileceğini belirten ceza hukuku ilkesidir. Bu ilke Anayasa madde 38, TCK madde 2 ve AİHS madde 7’de düzenlenmiştir.

Suç ve cezaların ancak kanuni olabilmesinin birtakım sonuçları vardır. Bunları kısaca açıklayacak olursak;

  1. Belirlilik: Belirlilik ilkesi, bir fiilden dolayı ceza müeyyidesi uygulanabilmesi için o eylemin kanunda net şekilde suç olarak tanımlanması gerekmektedir.
  2. Aleyhe Kanunun Geçmişe Uygulanmaması: Aleyhe kanun, failin hukuksal durumunu ağırlaştıran, failin içinde bulunduğu hali olumsuz etkileyecek şekilde değiştiren yasadır. Bu ilke TCK madde 7/1’de: “İşlendiği zaman yürürlükte bulunan kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz.” şeklinde düzenlenmiştir. Yani eylemin işlenmesinden sonra yürürlüğe giren kanun failin aleyhine ise uygulanmayacaktır.
  3. Kıyas Yasağı: Ceza hukukunda kıyasın yapılamayacağı TCK’nda açıkça düzenlenmiştir. Madde 3/2’de düzenlenen bu hükme göre; “Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz. Ceza hukukunun maddi boyutu ile ilgili mutlak surette kıyas yasağı bulunmaktadır. Bu durumun sanığın lehine veya aleyhine olması değişiklik yaratmaz.
  4. İdarenin Düzenleyici İşlemleriyle Suç ve Ceza İhdas Etme Yasağı: Bu ilkenin dayanağı TCK madde 2/2’dir. Bu düzenlemede; “İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz.” denilmiştir.

Kusursuz Ceza Olmaz İlkesi

Bu ilke failin eyleminde kusurunun olmaması durumunda hakkında ceza yaptırımını uygulanmayacağını ifade eder. Bu ilkeden bazı sonuçlar doğar;

  • Fail, kusursuz hareketi nedeniyle cezalandırılmaz
  • Ceza failin kusuru oranına göre verilir
  • Ceza hukuku faili değil, fiili esas alır. Failin kişisel özellikleri yalnızca cezanın bireyselleştirilmesinde göz önüne alınır.

Cezaların Şahsiliği İlkesi

Cezaların şahsiliği ilkesi, cezanın yalnızca suç oluşturan fiili işleyen kişi üzerinde etki doğurmasını ifade eder. Yani kişi yalnızca kendi işlediği fiillerden dolayı cezalandırılabilir.

Hukuk Devleti İlkesi

Hukuk devleti, herkese erişilebilir, etkili ve evrensel bir hukuksal koruma sağlayan devlettir.

Hukuk devletlerinde kanun koyucu cezalandırma yetkisini kullanırken, Anayasa’nın temel ilkelerine ve ceza hukukunun ana kurallarına bağlı kalmak koşuluyla toplumda hangi eylemlerin suç sayılıp sayılmayacağı, suç sayılacaksa hangi tür ve miktarda ceza yaptırımı uygulanacağını önceden belirlemelidir.

Ceza avukatı, tarafların hak kayıplarının önüne geçilebilmesi amacıyla gerek soruşturma gerekse de kovuşturma aşamasında büyük önem taşımaktadır. Herhangi bir ceza yargılamasının tarafı olmanız halinde Ekin Hukuk Bürosu ile iletişime geçerek ceza hukuku alanında tecrübeli avukatlarımızdan hukuki destek alabilirsiniz.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Muzaffer TAŞ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu